Fantastik Ortamlar
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.



 
HomeHome  SearchSearch  Latest imagesLatest images  RegisterRegister  Log inLog in  

 

 11 ocak 2012

Go down 
4 posters
AuthorMessage
1UP
Admin
1UP


Posts : 3270
XP : 8885
Join date : 2008-11-20

11 ocak 2012 Empty
PostSubject: 11 ocak 2012   11 ocak 2012 EmptyThu Jan 12, 2012 2:53 pm

evet beyler.
tarihi bir geceydi haramiler için.
ne diyonuz?
Back to top Go down
http://fantastikortamlar.forumotion.com
Latron

Latron


Posts : 1363
XP : 6870
Join date : 2008-11-20

11 ocak 2012 Empty
PostSubject: Re: 11 ocak 2012   11 ocak 2012 EmptyThu Jan 12, 2012 8:17 pm

3 gün yas var engin.
değerlendirme falan yok.
resmi tatil.
Back to top Go down
valost

valost


Posts : 2847
XP : 8373
Join date : 2008-11-20

11 ocak 2012 Empty
PostSubject: Re: 11 ocak 2012   11 ocak 2012 EmptySun Jan 15, 2012 9:51 pm

"sevgili anacım,

bu satırları çok uzaklardan, uğursuz baykuş adlı bir geminin güvertesinden yazıyorum. sakın korkma ama nirdivdeyim şu anda. evden ayrıldığımdan beri bir oraya bir buraya sürüklendim durdum. bazen burnumu olmadık işlere soktum, bazen yapmam gerekeni yaptım. sana yakışan bir evlat olmaya çalıştım.
görüşmediğimiz zaman boyunca ormandan ayrılıp koskoca memleketleri boydan boya aştım. denizler aştım, insanlarla, elflerle, cücelerle tanıştım. türlü yaratıklarla dövüştüm. şehirlere vardım, hapislerde yattım. bazı yerlerde hor görüldüm bazı yerlerde omuzlarda karşılandım. görüp de inanmadığım şeyler yaşadım. bazı yanlışlar yaptım elbette ama her zaman senin dediğin gibi içimdeki iyiliğin sesini dinledim.
ama farkında olmadan izcilere ilk katıldığım zamanlarda yaptığım bir hatanın bedelini belki de tüm orman ödüyor şuanda. orada olanlardan haberim var. yemyeşil evimizin ne hale geldiğini kendi gözlerimle de gördüm ama corusteyte gelmem mümkün olmadı. seni görmeyi, orada yardımına koşmayı çok isterdim ama hepimizin iyiliği için yapmam gereken başka şeyler vardı. o yüzden gitmek zorunda olduğum yere yöneldim. içim ormanın ağaçları gibi kapkara oldu ama gitmek zorundaydım. son bir umut için. herkes hatalarının bedelini ödemeli ya da güzel bir şey için elinden geleni yapmalı. gerekirse kendini feda etmeli. ama korkma sen. geri gelicem.
şimdi sen bunları okuyup endişelenme. öyle çok büyük dertlere girmiş değilim. zaten yanımda şahane arkadaşlarım var. onlar bana bi şey olmasına izin vermez. ubor diye bi büyücü arkadaşım var. evden ayrıldığımdan beri hep beraberdik onunla. kardeşim gibi. görünce sende çok seviceksin. parmaklarından alevler atıyo, görmen lazım. caleb diye bi denizci arkadaşım var. ilk başlardaki haliyle gelse kasabaya hemen içeri tıkardın kesin. sürekli içiyodu, olay çıkartıyodu heryerde. ama bıraktı artık. şahane bi adam. elinde kocaman kılıcıyla sırt sırta verdiğimiz zaman deviremeyeceğimiz kimse yok. neşeli eğlenceli bi de. süper bi yol arkadaşı. bi de sanırım dünyanın en güçlü adamı. ve tabi buçukluk latron amarran var. elmşayrlı. şarabı meşhurdur ya, o şarabı yapan ailelerden birinden geliyor işte. küçük bir beyefendi. elindende her iş geliyor. döndüğümüz zaman herkezi kasabanın meydanında toplayıp mükemmel sesiyle en güzel şarkıları söyleyecek bize. zafer şarkıları değil, tekrar birlikte olmanın, herşeyin eskisi olmanın şarkılarını söylicez. hep beraber oturup yeşil, ihtiyar ağaçların dibinde elmşayr şaraplarını açıcaz. diğer izciler gelicek, ustam windor ordadır zaten, kasabadaki herkes toplanıcak ve sabaha, sızana kadar içip eğlenicez.dediğim gibi yapmam gereken son bir şey var. onu da yaptıktan sonra geri dönücem ve hepimizi bu beladan kurtarıcam. herşey eski kadar güzel olacak. orman tekrar yeşil olacak. ustam windor iyidir umarım. umarım sende iyisindir. kasabanın en güzel ve en sağlam muhafızı annecim. iyi olduğundan şüphem yok. ne olursa olsun, vardığımda sen orada olacaksın.
ormandan ilk ayrıldığım zaman nefes bile alamadım sanki. ama insan herşeye alışıyo. zamanla ufak odalarda, küçük kamaralarda, ağaçsız şehirlerde yaşamaya alıştım. küçücük odalarda uyudum, taş yollarda uyudum. gökyüzündeki yıldızların azcık olduğu şehirler gördüm. hepsinede alıştım.insan herşeye alışıyo ama parçası olduğu çok sevdiği birşeyin yokolduğunu bilmeye alışamıyo. ah gnarley.

şimdi orda üzgün yorgun ve umutsuz olduğunu biliyorum. ama merak etme. bana güven. oğlun geri dönücek. herşey eski haline dönücek. orman tekrar eski haline dönücek. o kadar özledimki seni.

sevgilerle, oğlun, gnarley ormanı rangeri, çift elli valost thorondor."


bu valost'un üstündeki suelce yazılmış mektuptur. sevgilerimle.
Back to top Go down
1UP
Admin
1UP


Posts : 3270
XP : 8885
Join date : 2008-11-20

11 ocak 2012 Empty
PostSubject: Re: 11 ocak 2012   11 ocak 2012 EmptySun Jan 15, 2012 11:31 pm

No
Back to top Go down
http://fantastikortamlar.forumotion.com
caleb

caleb


Posts : 2328
XP : 7764
Join date : 2008-11-30

11 ocak 2012 Empty
PostSubject: Re: 11 ocak 2012   11 ocak 2012 EmptyMon Jan 16, 2012 12:21 am

denizci dedigin bin sey gormus adam, oyle kolay sasmam ben aslinda ama bugun kafam durdu bu seylere
oyle
durur ama abi denizde neler gorduk biz
dogrudur
hele duyduklarimiz var ya... ohooo.
anladim
...
...
simdi senin adin valost oyle mi
evet noldu
bisey oldugundan degil tam anlamak icin soruyorum
o kadar zor degil caleb
ney?
yok bisey
allah allah ya
tamam olm sinirlenme, bucuklukla buyucuyu uyandirican
uyansinlar onlar da kac saattir gotumuz dondu nobet diye
dondu hakkaten
...
...
sen odunlari naptin?
hangi odunlari?
elinde odunlar vardi ya sabah karsilastigimizda
hee, hehe, attim demin atese iste
hehe, iyiymis
...
...
sen denizcisin simdi ha?
balgamimdan belli olmuyo mu?
oyle mi belli oluyomus?
tabi. denizde onca gecen saate tutun mu dayanir?
dayanmiyo demek ki.
dayanmiyo. siz ormanda tutun bisey icmiyonuz mu?
iciyoruz dallari kirip kirip yakiyoruz sonduruyoruz
hahaha harbi mi?
allah allah deme sirasi bende simdi bak
tamam tamam. sakat is hakkaten oralarda icmek. kafam iyi olmus benim ya
nasi yani?
ha, yorulmusum iste
denizciler boyle mi yalan soyluyo?
bizde yalan yok abicim
iyice battin caleb
valots, beni batiracak adam gelmedi dunyaya
yapma ya, valost ayrica, valost
...
...
istiyon mu bi firt?
yok iyiyim ben, sen cok abartma yalniz
abart abart kobrayi kabart
ne?
ormanda siz espri yapmiyo musunuz
boyle sefilini yapmiyoruz tabi
hahahaha
hahahaha
...
...
senin su ubortemenga'yla latro bi iblis biseyler konusuyodu, anlamadim pek bisey ama etten kemiktense oldururum
ubormetenga ubormetenga. oburu de kac gunden beri dolastigin latron, latro degil. etini kemigini bilmem de benim memleketime yurduma bisey yapani yok ederim
guzel konustun
sen de
...
...
noldu?
yok bisey abi?
tamam abi
...
...
...
yorulduk galiba ya
yorulduk.
uyandiralim mi arkadaslari?
uyandiralim.
aha dur en son seferde ikinci kaptandan duydugum seyi anlatayim iki dakka
neymis o?
"yolculugun sonu" diye bi olay abi, eleman anlatti boyle bi anda denizde beliriyomus bitki gibi bi acaip sarmaşıklar falan
caleb birak bu isleri ya. bitki sarmaşık ormanda olur.
ne olm, dinle bak. valost'tu, dimi?
evet, valost'tu.
Back to top Go down
Latron

Latron


Posts : 1363
XP : 6870
Join date : 2008-11-20

11 ocak 2012 Empty
PostSubject: Re: 11 ocak 2012   11 ocak 2012 EmptyWed Jan 18, 2012 5:35 pm

Merhaba, ben Latron Amarran, bunlarda arkadaşlarım.

Merhaba, ben Latron Amarran.

Bir zamanlar başımdan geçen maceraları yazdığım bir günlüğüm vardı. Deri kaplı cildi inanılmaz güzeldi. Görseniz, okumadan elinizden bırakamazdınız. İçerisinde çok önemli isimlerle olan dehşetengiz serüvenlerimizin ilk günlerinin hikayelerini barındırıyordu. Sonra yazmayı geciktirmeye başladım ve bir gün bir baktım günlük artık kayıp. Bana küsmekte haklıydı. Ben ise onu kaybederek neler kaçırdığımı farkettiğimde artık çok geçti.

Yaşadığım nerdeyse her gün bir diğerinden daha ilginç hale gelmişti ve ben bunun büyüsüne öylesine kapılmıştım ki bu günler hiç bitmeyecek sanıyordum. Ben sonsuza kadar, beraber herşeyin üstesinden gelebileceğimi düşündüğüm arkadaşlarımla, dünyanın bir o köşesinde bir bu köşesinde heyecan içinde dolaşacağımı sanıyordum. Yanılmışım. Valost ve Caleb’in çılgın kahramanlıklarını yaşlandığımız zaman torunlarımıza kahkahalar, tütünler ve şaraplar eşliğinde anlatırız sanıyordum. Yanılmışım.

Delilik ve cehaletin akıl ve bilgelikle nasıl biraraya gelebildiğini yaşayarak öğrendim. Fedakarlık ve cimriliğin, zenginlik ve yoksulluğun, ümidin ve korkunun, umudun ve hayalin, gerçeğin ve düşlerin ne olduğunu yaşayarak öğrendim. Ben Latron Amarran, üzülmeyi bugüne kadar öğrenememişim. Öğrendim.

Yolun sonuna geldiğimize inanamıyorum. Pek çok şeye inanamıyorum aslında. Biz birbirimize pek çok defa hayatımızı teslim etmiştik. Hepsinden çıktık, hem de şarkılar söyleye söyleye. Neşemizi kimse çalamadı bizden. Büyüler, iksirler, ölüler, iblisler, orklar, vampirler. Korktuysak bile sadece bir an içindi. Sonra, her defasında, kahkahalarımız galip geldi. Ancak şimdi her yer çok sessiz. Caleb ve Valost yatıyorlar, başlarında Ubor duruyor. Ben artık korkuyorum. Ben küçük bir buçukluğum. Ben Latron Amarran, bunlarda arkadaşlarım.
Back to top Go down
 
11 ocak 2012
Back to top 
Page 1 of 1
 Similar topics
-
» 09 Ocak 2009
» 31 Ocak 2009
» 23-24 ocak 2010
» 16 Ocak 2010 oturumu
» 7. oyun (17. Ocak 2014)

Permissions in this forum:You cannot reply to topics in this forum
Fantastik Ortamlar :: Oyun Değerlendirme :: Şen Haramiler-
Jump to: