MKvA genel değerlendirme

herkes bir şekilde söyledi oyun üzerine fikirlerini. herkesin diğerini bir şekilde anladığını zannediyorum söylenenlere katılsada katılmasa da. şimdi yapılması gereken bir şey var mı onu bilemiyorum. bu oyun içerisinde belli olacak. can sıkan durumlar devam edebilir de etmeyebilir de , bunları 2-3 oyun da farkederiz. oyuncuların kesin kuralları var, oyuncuların kesin istekleri var... bu kurallar ve istekleri herkes öğrendi bunları yazarken ve okurken. önümüzdeki oyunlarda bu durumlar belki törpülenebilir. ama bunun zorlama olmaması gerekir, kimsenin zoraki davranacağını zannetmiyorum zaten. görelim bakalım oyucular kafalarındaki karakterin çizgisini bozmadan törpülenebileceklermi. 2-3 oyun oynayalım ve sonunda yine tartışalım bu durumu...

Barış'a katılıyorum dediklerinde.

herkes çeşitli öneriler getirdi, şikayetlerini sıraladı. fakat bunun sonunda herhangi bi uzlaşmaya varılmadan tartışma yarıda kesildi. anladığım kadarıyla oyunun gidişatı içinde bu sorunları halledeceğinizi düşünüyorsunuz. çok faydalı bi durum değil aslında. oyun içi tartışmalarda bir de "ben demiştim, ben böyle olucak sanıyodum" diye yollara sapma tehlikesi var işin. oyunun işleyişi konusunda herkes bi fikir belirtmiş ama siz bundan sonra el kaldırarak mı karar vereceksiniz, yoksa iknayla mı bi yola gireceksiniz mesela, o konular hala muamma.

grup içi işleyişinize siz karar vericeksiniz, ben ona karışamam. ama bi iki eleştirim olacak bunları da oyuncu olarak yapıyorum, diyem olarak değil.
üstünde tartışılan bi sahneyle ilgili olarak; yhenni'nin söyledikleri mağara önündeki tartışmada bi şekilde araya kaynayıp gitti. ateş yapma fikri üstüne bi şeyler söyledi arada, grup olarak bu ciddiye alınmadı, süre giden başka tartışmalar vardı, bu durumla ilgilenilmedi. bi şekilde sallanmadı yani yhenni. bu can sıkıcı bi şey. üstüne bi de karakter kararını açıklamamışken formationda bi yere konulması iki kere can sıkıcı. grup olarak bu konularda sabırsızsınız. eleştirim bu. bi şekilde başı çeken oyuncular da doğru bildikleri yolda grubu manipüle ediyorlar ki bence güzel bi şey bu. ama işte ikna edebilirseniz diğerlerini. görünen o ki, o noktada yhenni'nin ikna olmamasıyla ilgilenmemişsiniz. kafanıza göre iş yapmışsınız.

bunun dışında, can'a getireceğim eleştiri de, bu oyun içinde olan ve o anda belki yüzlerce yolla halledilecebilecek olan sorunun bu noktaya gelmesi konusunda olacak. yhenni o durum sonrasında, "ben o mağaraya girmiyorum kardeşim," diyebilirdi. ve girmeyebilirdi. ayrıca girmiyorum demek, "asla girmeyeceğim" anlamına da gelmez. "beni ikna edin" anlamına gelir. role-play içinde halledebilicek hatta gruba faydalı olacak oyun içi bi dinamik olabilirdi bu. hem yhenni hem de grup daha derin, daha gerçek olabilirdi bu tartışma sonunda.

fakat o nokta geçildi ve o andan sonra da can oyundan düştü zaten.

can'ın yazısından da görüldüğü üzere, bi oyuncuyu oyundan düşürecek birçok sebep olabilir. buna başka eklemeler de yapabiliriz. düşük gelen zar, çıkmaz sokaklarda ilerleyen macera, çözümsüzlük vs. gibi.
diyem olarak ise tek bi şey oyundan düşürür beni. o da sizin ilgisizliğiniz. bana baktığınız kadar bakıyorum ben de size. bunu yapmaya mecburum. zorla birini oyuna çağırmak istemiyorum. dediğim gibi oyundan düşmeniz için binlerce neden olabilir. oyun içi, oyun dışı bi sürü şey, özel mevzular vs. bi sürü şey olabilir. bunun benimle alakalı olan kısımlarını halletmek için elimden geleni yapıyorum, yapıcam da. bu konuda da elimden geleni yapıcağımı zaten söylemiştim. tekrarlıyorum.


diğer konunun aksine can'ın dünya ile ilgili olan sorunu için yapabileceğim bi şey yok. bu dünya böyle, böyle olmasında hepimizin payı var. can'ın sıkıntısını çektiği konular grubun genel olarak dünyaya karşı duruşuyla ilgili şeyler. bi şeyler yapıyosunuz ve bunların bedelleri, ödülleri var. onlarla yüz yüze gelince canınızın sıkılmasını anlamıyorum. ve gerçekten bu konuda yapıbileceğim ya da yapacağım bi şey yok. başka oyunlar da oynayabiliriz, orda da eğer diyem bensem böyle sert bi dünyayla karşılaşacaksınız, bunu da belirtiyim.

bikaç oyun önce, bi hata yaptım ve bir noktada npclerin ve oyunun mantığını forumda açıkladım. şimdi anlıyorum ki bunu yapmamam lazımmış çünkü orada bi yanlış anlama olmuş. ben daha açıklayıcı olmak, ilerleyen oyunlarda size yardımcı olmak amacıyla yapmıştım bunu ama bi şekilde savunma olarak görülmüş olmalı. çünkü bi yerden sonra sürekli bi açıklama, sürekli bi izah yapmak zorunda kaldım. bunda oyunların ya da diyemliğimin bi eksikliğini görmüyorum açıkçası. siz oyun içinde yapabilecek ve sorabileceklerinizi bu alana taşıyorsunuz garip bir şekilde. oyun içindeki ya da forumdaki kamp ateşinde tartışmak yerine oyun değerlendirmelerinde başka yollara giriyorsunuz. bu da açıkçası canımı sıkıyor.


ve sizin de canınızı sıkan bi sürü şey var anladığım kadarıyla. bi yerden, bi şeylerden konu buraya geldi. bi ara ferepeden filan soğudum, onu diyim. soğumak isteyeceğim bi şey de değil, tatsız hayatımın en renkli alanlarından biri.

eğlenmek coşarmak için yaptığımız bu aktivite bize başka türlü döndü burda. o yüzden şimdi soruyorum, herkes açık açık söylesin. kimler mkva'ya devam etmek istiyor, kimler istemiyor.

mevzu üzerinde düşündükçe, kafa patlattıkça tadı kaçıyor gibi. o yüzden daha çok uzun yorum yapmak istemiyorum aslında. o yüzden asıl olarak şunu söyleyeyim, gerisini okumasanız da olur: ben volkan diyem'in oynatacağı herhangi bir oyunda, herhangi bir karakterle, her zaman oynamak isterim. bunu diyeyim.


-------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------

mkva özelinde konuşmak gerekirse... DM olsun oyuncu olsun herkesin oyundan belli beklentisi var. bunların birbirin tutup ortak bir yol bulmanın da sanıyorum belli bir formülü yok, kimyanın tutması zor olabiliyor. işin içinde oyun içi/oyun dışı tonla parametre var. oldu mu oluyor, olmazsa da olmuyor.

mkva şu ana kadar güzel gitti, ama bundan sonra olur mu olmaz mı, bilemiyorum. burada bu kadar konuşuldu yazıldı edildi. fakat mkva'nın geleceği konusunda benim kafam karışık açıkçası. bir yandan hala sıkıntının ne kadarının oyun içi ne kadarının oyun dışı sebeplerden kaynaklandığından ya da ikisini doğru biçimde ayırıp ayıramadığımızdan emin değilim. diğer yandan gelinen nokta şu: herkes birbirinin ne istediğini, neden yakındığını daha iyi anladı ve kafada bunları tutarak daha uyumlu biçimde oynayacak ve sorun kendiliğinden çözülecek. ben de volkan gibi buna biraz şüpheyle yaklaşıyorum ama umarım hakkaten öyle olur ve süper eğlenceli oyunlara yelken açarız.

ama şunu da söyleyeyim. bir oyunun/grubun/campaign'in kötü gitmesi dünyadaki en olası şey. ne DM olarak volkan'ın üzülmesi/gocunması/hayal kırıklığına uğraması/frp'den tiksinmesi, ne de oyuncu olarak bizlerin ''ulan bir şeyleri çok yanlış yapıyoruz'' ya da ''anlaşamıyoruz'' diye tribe girmemesi lazım. şimdi volkanla barış diyecekler ki, biz valost ve uborlu ta eski oyunda misçik gibi oynuyorduk, herşey langır lungur yürümesine rağmen. ama mesele tam öyle değil. şimdi yapmaya çalıştığımız çok daha ileri seviye birşey. o oyun hakkaten langır lungur bir şekil yürüdü. 2 oyun cüce emre geldi, 2 oyun seyran abla geldi, 3 oyun emsel geldi; 2 ayda 1, 3 ayda 1, senede 1 oyun oynadık; oyunlardan bir tanesi hiçbir ilginç olay olmadan saatlerce ormanda yol bulmaya çalışarak geçti falan filan... sonunda da nasıl bittiğini biliyorsunuz : ) sonra mesela, ascar'lı ea'lı oyuna başladık, ea öldü, selen sıkıldı kaçtı, yarım kaldı patladı. ben barışa evrenabiye cancana oyun oynattım, 2. saatte bütün karakterler ayrı yerlere dağıldı, 1i öldü falan büyük patladı. yine barış-emsel-cancan-ozan'a fallout oyunu başlattım, iki oyun gitmedi patladı. benim ayrı frpci gençlikle oynadığım conan oyunu vardı, 3-4 oyun gitti bitti. yine aynı ekibe, barış'ı da dahil ederek greyhawk oyunu başlattım, o da anca 1 oyun gidebildi.

onca yıldan sonra en düzenli ve uzun oynayabildiğimiz oyun şen haramilerdir.

ama yukarda saydıklarımın hepsinde eğlendik mi, deli gibi eğlendik. eğlenme azaldığı anda bıraktık, yeni oyunlara baktık. mkva'da da şu ana kadar acayip eğlendik. ama mkva'da artık eğlenmediğimiz ortaya çıktıysa, üzülmeden kırılmadan, hatta yeni bir coşkuyla, bırakıp yeni bir formata, yeni bir oyuna koşmak bence en doğal yol.

ha diyeceksiniz ki, DM olarak setting'e, hikayeye, oyuncu olarak karaktere o kadar emek verdik, habire sil baştan olmaz. ama varolan settingde varolan karakterlerle oyuna aynı şekilde devam edip ortadaki sıkıntıları nasıl çözeceğiz bilemiyorum. ya da diyceksiniz ki, yeni oyun olsa da aynı problemler olacak. ona da bir cevabım yok, ama bana tüm bu konuşulanlardan sonra aynı oyuna devam etmektense kafada bu bilgilerle bir reset atıp yeniden başlamak daha sağlıklı geliyor.

herhalde şimdi yeni bir kafayla mkva'ya devam edeceğiz. ben de burada konuşulanlara dikkat ederek oynamaya çalışacağım. korian'ı da yeniden düşüneceğim, muhtemelen bundan sonra gruba daha uygun, daha mülayim bir adam olarak oynatacağım. volkan, DM olarak oyunu açıklamak zorunda kalmaktan bahsetmiş. ben de önceki mesajlarda korian'ı açıklamıştım. belki de karakterleri açık kartlar olarak oynatmak daha iyi bir fikirdir. ya da baştan sağlam karakter yaratmaktansa tamamen esnek katakter yaratıp oynadıkça onu gruba uydurmak da bir yöntem olabilir. hatta belki de daha zevklidir... deneyelim bakalım.

uzun uzun yazmadan diyivereyim. Dün kısaca Engin'le istişare ettik, Selen'de vardı hatta, bugün Barış'la da konuştuk. FRP ile ilgili bir sorunumuz olduğunu sanmıyorum ama Mkva konseptini aynı heyecanla kaldığımız yerden devam ettiremeyeceğimizi düşünüyorum artık.

o kadar uzun zamandır yazıp konuşuyoruz ki bu ister istemez bir metal yorgunluğu yapıyor. sağlam devam edecekken belkide sürekli güzel olandan daha az olan sorunları konuşup ister istemez beziyoruz durumdan. önce şunu belirteyim; volkanın diemliğini seviyorum, oyununda da koşarak oynarım. ama bu oyuna devam etmeli miyiz o konuda daha evvel gibi olumlu düşünemiyorum. belli olan bir şey var, volkan olsun oyuncular olsun bu konuşmalardan bir şekilde bezmiş durumda. ben de dahil olmak üzere herkesin ayrı doğrusu var ve durduğun yere göre doğruda zaten. şu vakit herkezin doğrusunu ya da sevmediği durumu öğrenmiş bir vaziyette oyuna devam etmek yerine yeni bir başlangıç yapmayı tercih ederim. her ne kadar herkes birbirini dinledi ve oyunda törpüleyecek desemde (ki buna inanıyorum hala) birbirini dinlemiş insanların yeni karakterlerle bir işe girişmesi daha mantıklı geliyor. bu zor bi şey tabi, tekrar o kadar uğraştığımız ve alıştığımız karakterlerimizden vazgeçip yeni bir şeye girişmek. hayatımın en önemli güzelliklerinden biri bu frp olayımız. bunu düzenli bir şekilde devam ettirmek istiyorum. diceğim şeyler böle aslında, zırvalamayayım daha çok. oyun oynayalım.

e noldu şimdi, bitti mi oyun?









vay aquğim.

valla ben kendi adima herhangi bir bezginlik duymuyorum. tam tersine, bir sekilde kendi sikintilarimi dile getirdigim, baskalarinin da isteklerini duydugum icin cok daha hevesliyim. herkeste oyle bir yorgunluk varsa inatla oynamaya devam edelim diye soylemiyorum. ama ben oynamaya, denemeye, anlasmaya calismaya hazirim.

ibne kardeşlerim, yeni karakter, yeni konsept diyorsunuz, o iş zor. öncelik genç ferepecilerde. çok yakında onlara da ayrı bi bölüm açılıcak zaten forumda. benim aynı anda iki yepisyeni formatla uğraşmama olanak yok. amazon'dan kamanarak aldığım kitapları oynamamıza daha çok var. herkeşler oturup birbirini anladığını iddia ediyorsa, kaybolan heyecanlar geri geliyorsa devam edelim yoksa boşverelim.