valla düşündüm, hassirakla zanzer arasında kaldım. ama oyumu zanzerden yana kullanıyorum. neden derseniz şöyle;
önce bi defa kuyunun içinden çıktıktan sonra ibne büyücü zanzer valost aşağıda cebelleşirken bizi yukarıda sinsice şerrrefsizce oyalamış, tamam mamam hık gık demiş beni sinirden kudurtmuş bir insandır. ama elbette ondan sonra çadırların içinde oynaşırken arkadan sümsüğün kralını yemiş, parmakları kırık halde uyandıktan sonrada bazılarımızın içini cızlatacak şekilde ağlanmıştır. şahsen hem sinir, hem korku hemde acıma duygularını birlikte yaşattığı için bu büyücü kardeşimizi, ve nezdinde Engin Bey'i tebrik ediyorum.